Bugünkü hemşireliği kuran    

 Florence Nightingale


 Florence Nightingale,zengin bir arazi sahibi ve  unitarian mezhebine bağlı koyu bir hristiyan olan ve köleliğe karşı mücadele içinde bulunan bir ailenin kızı olarak 1820 yılında doğdu. 

Erkek kardeşi yoktu ve her zaman babasına refakat eder ve ona yardımcı olmak isterdi..

Çok iyi bir eğitim gördü.17 yaşında kendisinin tanrı tarafından adı konmamış bir görev için çağrıldığına inanmaya başladı.

 Londra da ilk kadın doktor Elizabeth Blacwell ile karşılaşınca Tıp okumak ve bir meslek sahibi olmak arzusu kuvvetlendi .Dr.Eizabeth ona cesaret verdi,teşvik etti ve nihayet babasından ancak hemşire olma müsadesini alabildi.Çünkü özellikle asil ailelerin kız çocuklarının bir meslek sahibi olarak çalışmaları hoş görülmüyordu.

Bunun için Almanya da Kaiserswerth Diaconesses Protestan Hemşire okuluna girdi.

Yazarın ara notu :

(İstanbul Alman Hastanesi, 1847 yılında bu hemşireler tarafından İstanbul-Bağdat demiryolunda çalışmak üzere Almanya dan gelen Alman işçilerin bakımı için kuruldu .Lozan Andlaşması gereği fonksyonunu 1992 yılına kadar devam ettirdi.  E.D.)

İki yıl sonra bu okuldan mezun oldu ve Londra ya döndü.

Mart 1853 te Rusya Osmanlı İmparatorluğu’na harp ilan etti. Fransa ve İngiltere Rusya nın artan gücünden ve yayılmasından endişe ederek harbe katıldılar ve Kırım harbi adı ile anılan harp büyüdü.

Bu katılım çerçevesinde Türkiye ye gelen İngiliz askerleri arasında Kolera ve Malarya süratle yayıldı ve birkaç haftada 8000 i buldu. İngiliz Ordusu nun sevk ve idaresinde bariz zafiyet görülmekle beraber bu durum Londra ya iletilmiyordu.

The Times muhabiri Howard Russel askeri üniforma da giyerek askerlerin içinden gördüklerini gazetesine bildirmeye başladı.Askerlerini övüyor fedakarlıklarını anlatıyor fakat idarenin ve organizasyonun zaaflarını da acı  bir dille  yazıyordu.

Bu gerçeklerin basına yansıması Kraliçe Victoria yı rahatsız etti ve ordunun aşağılandığını ve bunu yapmakla basının kendi haysiyetini zedelediğini beyan etti . Kraliçenin eşi Prens Albert de “adi bir yazarın kalemi ve mürekkebi ile ülke kirletiliyor” dedi.

Lord Raglan da “düşmanın işine yarayacak bilgiler veriliyor dedi.

Yazarın ara notu:

(“Tarih anlayana  derslerle doludur” boşuna dememişler.E.D.)

Gazeteci Russel İngiliz askerlerinin kolera ve malaria dan bir kaç hafta içinde ölenlerin 8000 e yaklaştığını yazmaya devam etti.

Jamaika dan Mary Seacole kolera epidemisinden askerlerin öldüğünü duyunca Londra ya geldi ve İngiliz ordusuna hizmetlerini sunabileceğini söyledi;fakat teklifi red edildi.

Yazarın notu:

“Mary Seacole kimdi?

MarySeacole 1905 te Jamaica da doğmuş,babası İskoçya ordusunda Subay ve annesi zencidir.1850 de Jamaica Kingston da bir kolera epidemisinde bu hastalığın bitkisel ilaçlarla tedavisinde önemli rol oynamıştır.Bitkisel ilaçlarla tedavide ün sahibi olmuştur.”

Russel çok sayıda askerin koleradan öldüğünü yazmaya devam ettikçe Halk arasında feryat ve protestolar yükseldi ve hükumet tutumunu değiştirmek zorunda kaldı.Hemşire Florence Nightingale hizmetini sunmaya hazır olduğunu bildirince 38 hemşire ile Türkiye ye gitmesine müsaade edildi.

Nightingale,Üsküdar da Selimiye Kışlasında kurulan askeri hastaneyi dehşet verici buldu: Hastalar odalarda örtüsüz,üstsüz yataklarda yatıyor.doğru,dürüst gıda verilmiyor ve yıkanamıyorlardı.

Üzerlerindeki asker elbiseleri çamur ve pislik ile kaplanmıştı.Bu şartlar altında hastanede altı hastadan biri yaralanmadan beşi hastalıktan ölüyordu.

Subaylar ve askeri doktorlar, Nightingale in Askeri Hastanede yapmak istediği reformlara karşı çıktılar.Uyarılarını ve tekliflerini

mesleklerine tecavüz olarak gördüler ve Nightingale’e arzu edilmediğini hissettirdiler.

Nightingale The Times ile temas a geçip İngiliz ordusunun hasta ve yaralılarına nasıl bakıldığını Rapor edinceye kadar askeri makamlardan çok az ilgi ve yardım görüyordu.

Gazetenin edtörü John Delane sorunu ele alıp halka geniş bir açıklama yapınca hastane koğuşlarının tanzimi ve hastane şartlarının düzeltilmesi Nightingale e bırakıldı.Bu değişiklik kısa zamanda etkisini gösterdi:Hastalarda öüm nispeti dramatik şekilde düştü.

Yazarın ara notu:

“Çanakkale de de Gazeteci Murdoch, Kırım da Russel ve Delane

 Doğrunun takipçisi oldukları için az mı can kurtardılar?

Acaba “Basın”  a bir şükran anıtı dikmek hiç akla gelmez mi? ”

Diğer taraftan Mary Seacole ‘a Nightingale in takımına katılması müsaade edilmiyordu, Mary de kolay pes edecek bir tip değildi.:

Kendisi Jamaica da başarılı bir iş kadını idi.

Masraflarını kendisi karşılayarak Kırım’a geldi.Cepheden birkaç mil geride bir işyeri açtı.Orada gıda ve içecek satarak  hastaların tedavisinde kullanacağı parayı kazanmaya çalışıyordu.

Florence Nightingale ve hemşireleri,muharebe alanından millerce geride açılmış hastanelerde hasta ve yaralılara bakarken Mary Seacole askerleri muharebe alanında tedavi ediyordu.

Çok defa onu her iki taraftan yaralı askerlre yardım ederken buluyorlardı.

!856 da Florence Nightingale İngiltere ye bir kahraman gibi döndü.

İngiliz askerlerini gördüğü asgari bakım ve hijyen yokluğu kendisini derinden sarsmıştı.Bu nedenle askeri hastanelerde hasta bakımı kalitesini düzeltmek için bir kampanya başlatmaya karar verdi..

Kraliçe Victoria ve eşi Prens Albert ile uzun bir görüşme yaptı.

Neticede bir yıl sonra  bir sağlık komisyonu kuruldu ve bu da Askeri tıp Kolejinin açılması ile sonuçlandı. 

Hastanelerde reform fikrini yaymak için Hastane Üzerine Notlar veHasta Bakımı üzerine Notlar adları ile iki kitap yayınladı.

Times gazetesinin editörü ve zengin dostlarının katılımı ile Londra da St.Thomas Hastanesinde yatılı Hemşireler okulunu gerçekleştirdi.

Bu okuldan mezun olanlar ayni zamanda yaşlılar için bakım evlerinde de çalışacaklardı.

Nightingale ayrıca kadınların meslek sahibi olmalarına karşı olan kısıtlamalar ile zührevi hastalıklarla mücadelede kadınlara yapılan hoyratça davranışlar ile de mücadele ediyordu.

Fakat nedense  kadınların doktor olmaktansa iyi yetişmiş hemşireler olmalarını öneriyor,kamuya açık yerlerde halka hitap eden konuşmalar yapmalarına sıcak bakmıyor ve desteklemiyordu.Sorunları geri plandan desteklemelerini doğru buluyordu.

Son yıllarında sağlığı süratle bozulan Florence Nightingale 75 yaşında hiç görmez oldu  yetiştirdiği hemşirelerinin elinde tamamen yatalak durumda 15 yıl bakılarak 1910 yılına kadar yaşatıldı.