Sağlıklı ve Uzun Yaşam Sohbetlerine ufak bir katkı:

 

Değerli Dostlarım

Uzun ve sağlıklı bir ömür konusunda inandığım bir gerçek vardır:

Bazı genetik bozuklular ve onlara bağlı kaçınılmaz  hastalıklar hariç tutulursa, insanlar yaşayabileceği ömrü

yaşam boyu yaptıkları hata ve ihmallerle kaçınılmaz olarak da kısaltırlar.

Sağlıklı yaşam ve uzun ömür konularına girdiğimiz zaman Zaro Ağa Gerçeğine değinmemek mümkün değildi.

Onun hayat hikayesini, kabil olduğu kadar gerçek şekilde nakletmiş olacağı kanaati ile

 Wikipedia dan alarak sizlere sunmak istedim:

Zaro Ağa



 

 

Doğum

1774/1777
MutkiBitlis

Ölüm

29 Haziran 1934
İstanbul

Yattığı yer

Eyüp Sultan Camii

Meslek

Kapıcılık

Din

İslam

Zaro Ağa (1774/1777, Bitlis - 29 Haziran 1934, İstanbul), 157 ya da 160 yıl yaşamış, Türkiye'nin en uzun yaşayan insanı ve yabancı kaynaklara göre ise dünyanın en uzun yaşayan birkaç kişisinden biridir. Şerif Mirza aşiretinden olan Zaro Ağa bir Kürttür.

Zaro Ağa, on Osmanlı padişahı, bir cumhurbaşkanı görmüş, altı savaşa katılmış ve bazı kaynaklara göre yedi kez, bazı kaynaklara göre de 13 kez, başka bir kaynağa göre 29 kez evlenmiştir. Beşi kız, sekizi erkek 13 çocuğu ile 29 torunu olmuştur.

Hayatı

Zaro Ağa, bazı kaynaklara göre 1774, bazı kaynaklara göreyse 1777'de BitlisMutkiMeydanköyünde doğmuştur. 18. yüzyılın sonlarına doğru İstanbul'a gitmiş ve Selimiye KışlasıOrtaköy veTophane camilerinin inşaatında çalışmıştır. Elli yaşlarında uzun yıllar İstanbul Hamal Topluluğunun başında kalmıştır. Daha sonra operatör Emin Bey'in şehreminliği zamanında belediye serhademeliğine getirilmiş ve bu vaziyeti ölümüne kadar sürdürmüştür. Böylece son günlerini İstanbul'da geçirmiştir ve burada ölmüştür.

Ölümüne yakın ise kapıcılık yapmıştır.

Dünya basının odak noktası olmuş ve dünyanın en uzun yaşayan insanı olarak 1925'te İtalya'yı 1930'da alkol karşıtı bir derneğin daveti üzerine Yunanistan'dan hareket ederek Amerika'yı, 1931'deİngiltere'yi ziyaret etmiştir. Mustafa Kemal Atatürk ile iki kez karşılaşmış, kadınlara çok fazla hak verdiğinden yakınmıştır. 1925'te Cumhuriyet gazetesinde yer alan bir demecinde ise: Ben ne Şeyh Said denen o mel’unu tanırım ne de adamlarını bilirim. Allah belalarını versin! diyerek dönemin önemli sorunlarından Şeyh Said İsyanı'nı eleştirmiştir.

Ölümü

Zaro 29 Haziran 1934 tarihinde Şişli Etfal Hastanesi'nde öldü. Yapılan otopside Zaro Ağa'nın oldukça uzun yaşamasına rağmen tüberkülozkalp büyümesi, beyinde damar tıkanıklıkları ve üç böbreklilik gibi sağlık sorunlarına sahip olduğu belirlendi. Şişli Etfal Hastanesi başhekimi Rıfat Hamdi'nin açıklamasına göre Zaro Ağa, ölümünden önce 162 yaşında olduğunu söylemişti.


Gördüğünüz gibi hepimiz bir Zaro Ağa kadar uzun yaşama potansiyeli ile dünyaya geliyoruz.

Onu gerçekleştirmek veya ziyan etmek bizim elimizde.

 

Kimse sağlıklı ve uzun yaşamak için ne yapmak gerektiğini bilmiyor değildir.

Onun için yeni bir şey bilmesi değil yapması gerekli olanı uygulaması yeterlidir.

Herkes hayat ağacının boyunu elindeki ihmal baltası ile kısaltır.